KESK Eğitim, Örgütlenme ve Basın Yayın Sekreteri Sema Pınar, yaptığı açıklamada, “KESK olarak 8. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde; emekçilerin sesi, mücadelenin güvencesi olacağız.” dedi.

Pınar, konfederasyon olarak Van, Artvin, Edirne ve Balıkesir illerinden başlattıkları saha çalışması kapsamında toplam 30 ili ziyaret edeceklerini belirtti. Pınar, süreç boyunca kamu emekçilerinin taleplerinin doğrudan işyerlerinden toplanacağını, yerel basınla paylaşılacağını ve emek-meslek örgütleriyle ortak zeminlerde buluşulacağını ifade etti.

“Bu süreci yalnızca kendi örgütlü yapımızla sınırlamıyor; halktan, toplumdan ve dayanışma içinde olduğumuz tüm örgütlü kesimlerden aldığımız güçle yürütüyoruz,” diyen Pınar, şeffaf ve katılımcı bir TİS sürecinin ancak ortak akılla yürütülebileceğini vurguladı.

Sema Pınar, 8. Dönem TİS sürecine dair KESK’in kamuoyuyla paylaşmayı gerekli gördüğü temel taleplerini şu şekilde sıraladı:

"Grevli ve toplu sözleşmeli sendika hakkı, güvenceli iş, güvenli gelecek, emekli Olunabilir bir ücret sistemi, mülakatın kaldırılması, vergide adaletin sağlanması, 4688 Sayılı Yasanın yeniden düzenlenmesi, 3600 Ek Gösterge, yoksulluk sınırının üzerinde ücret."

Haziran 2025 BES AR-GE verilerine göre açlık sınırının 35 bin TL, yoksulluk sınırının ise 85 bin TL olduğunu hatırlatan Pınar, kamu emekçilerinin bu rakamların çok altında gelirle yaşam mücadelesi verdiğine dikkat çekti.

Pınar, uygulanan ekonomi politikalarının emekçiyi yok sayan IMF programlarının güncellenmiş hali olduğunu belirterek, “Sermayeyi ihya eden, halkı yoksulluğa mahkûm eden bu düzene itiraz ediyoruz. Artık vakit, grevli ve gerçek bir toplu iş sözleşmesi, yoksulluk sınırının üzerinde ücret, güvenceli istihdam ve demokratik çalışma yaşamı için omuz omuza verme vaktidir,” ifadelerini kullandı.

Açıklamanın sonunda, tüm kamu emekçileri sefalet ücretlerine, güvencesizliğe ve hak gasplarına karşı birleşmeye çağrıldı.