Danimarka'nın eski savunma bakanı Thomas Ahrenkiel'e göre, daha küçük ülkeler "kurallara dayalı bir dünya düzeninden ziyade daha çok orman kanunu"nun geçerli olduğu bir dünyaya bakıyorlar.

Raporda, ABD'nin artık "ekonomik ve teknolojik gücünü, müttefikleri ve ortakları da dahil olmak üzere, bir güç aracı olarak kullandığı" belirtiliyor.

Ahrenkiel, Berlingske'ye verdiği demeçte, mevcut tehdit ortamının "Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana hiç olmadığı kadar ciddi" olduğunu söyledi.

ABD'nin yanı sıra Rusya ve Çin de Danimarka'nın güvenliği için tehdit olarak anılıyor.

TV 2'nin savunma muhabiri Anders Lomholdt, TV 2'ye yaptığı açıklamada, bunun ABD Başkanı Donald Trump'ın Ocak ayında göreve başlamasından bu yana geçen on ay içinde yaptığı açıklamaların ne kadar ciddiye alındığı hakkında bir şeyler söylediğini belirtiyor.

''Bu büyük bir dış politika krizi. Tehdit değerlendirmesinde de açıkça yazıyor; dışarıdan gelen tehdit söz konusu olduğunda ABD, Çin ve Rusya ile aynı satırda ve aynı cümlede anılıyor," diyor 

Raporda, diğer hususların yanı sıra, Amerika Birleşik Devletleri'nin artık "ekonomik ve teknolojik gücünü müttefiklerine ve ortaklarına karşı da bir güç aracı olarak kullandığı" belirtiliyor.

ABD'nin yeni güvenlik stratejisi de geçen hafta sunuldu. ABD'ye göre, Avrupa'nın o kadar kötü bir durumda olduğunu ve mutlaka yön değiştirmesi gerektiğini anlatan bu strateji, büyük yankı uyandırdı.

Stratejiye göre, Avrupa, ifade özgürlüğü ve siyasi özgürlüğün baskı altında olduğu, insanların "ulusal kimliklerini ve özgüvenlerini" kaybettiği ve göç konusunda siyasi eylemsizlik nedeniyle bölünmeler yarattığı bir yer.

Birçok eleştiriye rağmen, ABD'nin Avrupa'yı hala müttefik olarak gördüğü belirtildi.